İzmir'de Basın Özgürlüğü Buluşması’nda konuşan CHP 7’nci Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, işçilerden, işverenlerden ve kamudan oluşan bir vergi konseyi kurulması gerektiğini belirterek "Her yıl vergi konseyi bir rapor düzenlemeli, halktan toplanan vergilerin nerelere harcandığını kamuoyuna açıklamalı. Fransa'da var. Demokrasi var orada. Harcanan vergilerin hesabını soruyorsun. Ama bizde bu soru sorulmuyor" dedi.

(İZMİR) - İzmir'de Basın Özgürlüğü Buluşması’nda konuşan CHP 7’nci Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, işçilerden, işverenlerden ve kamudan oluşan bir vergi konseyi kurulması gerektiğini belirterek "Her yıl vergi konseyi bir rapor düzenlemeli, halktan toplanan vergilerin nerelere harcandığını kamuoyuna açıklamalı. Fransa'da var. Demokrasi var orada. Harcanan vergilerin hesabını soruyorsun. Ama bizde bu soru sorulmuyor" dedi.
CHP 7’nci Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir'de Basın Özgürlüğü ve Medya Araştırmaları Derneği’nin (BAMAD) sansürün kaldırılışının 116’ncı yılında düzenlediği Basın Özgürlüğü Buluşması’na konuşmacı olarak katıldı. Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç modaratörlüğünde gerçekleşen programda Kılıçdaroğlu, konuşmasına hayatını gazetecilikle kazanan ve vefat eden isimleri sayarak başladı. Kılıçdaroğlu, "Hayatını gazetecilikle kazanan ve mücadele eden rahmetli Uğur Mumcu, Ümit Kaftancıoğlu, Musa Anter, Metin Göktepe Çetin Emeç, Ahmet Taner Kışlalı, Hrant Dink Bülent Ülkü'yü rahmetle anıyorum. Bu toplantıda yaptığım konuşmayı bu onurlu gazeteciler ve bundan sonra da hayatını onurlu olarak sürdürecek gazetecilere armağan ediyorum. Kalemini satmayan yürekli gazetecilerin hepsine selam olsun. Çünkü zor dönemden geçiyoruz ve zor dönemde kalemini satmamak gibi onurlu bir görevi üstlenen gazeteciler her zaman başımızın üstündedir. Onlara saygı duymak hepimizin görevidir. Türkiye'de demokrasi var mı? Bunun üzerine düşünmek zorundayız, olmadığını biliyoruz. Ama yaşadığımız tablo düşüncelerimizi özgürce ifade edebileceğimiz bir tablo değil. Elinde kalemi olan gazeteci de yazarken 'yarın hapse girebilir miyim' diye düşünüyor. Vatandaş konuşurken acaba 'birilerinin ayağına bastım mı, beni ertesi gün hapse atarlar mı' diye düşünüyor" dedi.
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin anayasası askıdadır"
"Demokrasi konusunda sınıfta kalmış bir Türkiye gerçeğiyle karşı karşıyayız. Tek adam rejimi Türkiye için felaket olan bir rejimdir. Tek adam rejiminde yargı olmaz, tek adam rejiminde Türkiye Büyük Millet Meclisi olmaz. Bunlar şeklen olur ama fiilen olmaz" diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Bir anayasamız bir de Anayasa Mahkememiz var. Anayasa Mahkemesi'nin kararları anayasaya göre bağlayıcıdır, herkesi bağlar. Ama Can Atalay'la ilgili bir karar verilir ve bu karar uygulanmazsa anayasa askıya alınmış demektir. Şu anda Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin anayasası askıdadır ve uygulanmıyor. Şeklen bir anayasamız, Anayasa Mahkememiz var. Ama verdiği kararı uygulamayan alt mahkemeler var. Bütün alt mahkemeler gücü saraydan, tek adamdan alıyorlar. Gücü oradan aldıkları için de verdiği kararların da mükafatını bekliyorlar. Bu tablo kaldıracağımız türden bir tablo değildir. Bu tablo konusunda her birinizin ama her birimizin dikkatli ve duyarlı olması lazım. Malum kurbağayı kazana koyarlar, ateşi yakarlar. Sıcak bir suyu attığınızda kurbağa refleks gösteriri ve kazanın dışına zıplar. Ama ateşi ufak ufak yakar ve sonra kızdırırsanız kurbağa farkında olmadan ölür, hayatını kaybeder. Bugün yaşadığımız gerçek buna benziyor. Artık öyle kanıksadık ki Anayasa Mahkemesi kararını uygulanmadığı zaman ne parlamentodan, ne sivil toplum örgütlerinden bir ses çıkıyor. Ne medyadan güçlü bir ses çıkıyor, ne sendikalardan bir ses çıkıyor. Ne hukuk örgütlerinden bir ses çıkıyor? Baro başkanı konuştuğu zaman da Türkiye Barolar Birliği Başkanının sesi kesiliyor. Dolayısıyla yaşadığımız tablo Türkiye'de demokrasinin olmadığı gerçeğini vurgulayan bir tablo. Gezi tutukluları, siyasi tutuklular bunlar 21'inci yüzyılın Türkiye'sinde yaşanıyor. Hiç kimse siyasi görüşü nedeniyle tutuklanamaz, hapse atılamaz. Demokrasinin temel kuralıdır; nereye giderseniz gidin. Herkes benim gibi düşünmek zorunda değil. Herkes saraydaki gibi düşünmek zorunda değil. Herkes özgürce düşünmek ve düşüncelerini özgürce ifade etmek durumundadır. O zaman bu ülkede demokrasinin varlığından söz edebilirsiniz."
"Erdoğan'ın tarafsızlıkla görevini yapacağına hiç kimse inanmıyor"
Cumhurbaşkanlığı yemin metni üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan üzerinden sözlerini sürdüren Kılıçdaroğlu, "Erdoğan, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı bir kişi midir, değil midir? Ben de biliyorum bağlı olmadığını. Gidip de parlamentoda 'Ben Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı kalacağım, namusum ve şerefim üzerine ant içiyorum' diyen bir kişi ant içtiği metne sadık kalmazsa o görevi yapmıyor demektir. Halkını kandırıyor demektir. 'Görevini tarafsızlıkla yerine getireceğime namusum ve şerefim üzerine and içerim' diyorum. Erdoğan'ın tarafsızlıkla görevini yapacağına hiç kimse inanmıyor. Zaten öyle bir gerçekte yok. Bir partinin genel başkanı tarafsızlıkla görev yapar mı? Yapmaz. Bir cumhurbaşkanı ettiği yeminine sadık kalmazsa yani namusu ve şerefi üzerine yemin edip gereğini yapmazsa namus ve şeref kavramı neyi ifade ediyor? Namusu ve şerefi ayaklar altına alan bir kişi namus ve şeref kavramı üzerine yola çıkabilir mi?" diye konuştu.
"Bir kişinin iradesi Türkiye'nin üzerine karabasan gibi çökmüş durumda"
Kemal Kılıçdaroğlu, sözlerinin devamında ise şunları kaydetti:
"Sanıyorlar ki Türkiye Büyük Millet Meclisi demokrasinin temel taşlarından birisidir. Öyleydi ama bugün öyle değil. Parlamentoda çoğunluğu olan siyasi otorite bir merkezden talimat bekler. Erdoğan'dan. O gelen talimata göre o ve MHP'nin milletvekilleri otomatikman 19 Mayıs hareketleri gibi 'ellerinizi kaldırın' der ve bütün milletvekilleri ellerini kaldırırlar. O grup için söylüyorum 'ellerinizi indirin' dediklerinde ellerini indirirler. Bu parlamento dünyanın hiçbir parlamentosunda görülmeyen bir yasaya imza attı. Tasarruf mevduatı sigorta fonunda yolsuzluk olduğu zaman, yolsuzluğu yapan idareciler hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılamaz diye kanun çıkardı. Bir parlamento yolsuzlukların üzerine gitmesi gerekirken, yani tüyü bitmemiş vatandaşın hakkını, hukukunu koruması gerekirken tasarruf mevduatı sigorta fonunda yöneticilik yapanların yaptıkları yolsuzlukları için soruşturma ve kovuşturma yapılamaz diye yasa çıkardılar. Akıl alacak bir şey değil değil ama Türkiye'de demokrasi yok. Çünkü Türkiye'de güçler ayrılığı yok. Çünkü Türkiye'de bir kişinin iradesi Türkiye'nin üzerine karabasan gibi çökmüş durumda. O ne derse olacak. Geldiğimiz nokta bu. Zaman zaman konuşulur; gazi meclisimiz. O gazi meclisle bu meclisi karıştırmayın. Gazi meclis Mustafa Kemal'in yönettiği, milli Kurtuluş Savaşı'nı yöneten meclistir. O meclis Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e başkomutanlık yetkisi belli süreyle veren meclistir. Bu meclis sarayın emrinde ve kontrolünde olan bir meclistir. Bu meclise gazi meclis asla ve asla denemez. Çünkü bağımsız iradesi olmayan bir meclisin gazilik ünvanını taşımasına gerek yok.
"Kılını dahi kıpırdatmadı"
Can Atalay, milletvekili seçildi. Yüksek Seçim Kurulu 'milletvekili olman için hiçbir engel yoktur' dedi. Milletvekili seçildi, mecliste adı okundu. Aynı zamanda parlamentoda insan hakları komisyonuna üye olarak seçildi Ama parlamentoya gelemedi. Parlamento başkanına şu soruyu sordum: Neden kendi milletvekiline sahip çıkmıyorsun, sen Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin başkanısın. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak hemen oturup Adalet Bakanlığına bir yazı yazman gerekiyordu. 'Milletvekilini derhal serbest bırakın, milletin iradesini sınırlayamazsınız' demesi lazım. Kılını dahi kıpırdatmadı. Çünkü yukarıdan talimat gelmiş, o talimata uyacak.
"İhale takipçiliği yapıyorlar"
Bu ülkeye demokrasi ve basın özgürlüğü gelsin diye hangi hedeflere kitlenmeliyiz? Türkiye darbe hukukundan arındırılmak zorundadır. Darbeler döneminde çıkmış yasaların demokratikleşme çerçevesini çizmemiz gerekiyor. 12 Eylül'de ve 15 Temmuz yani 20 Temmuz sonrası çıkan yasaların mutlaka demokrasi çerçevesinde alınıp sorgulanması gerekiyor. Siyasi ahlak yasası mutlaka çıkmalıdır. Ahlak dersi veriyorlar değil mi herkese. Milletvekillerine bakıyorsunuz büyük bir kısmı ihale takipçiliği yapıyorlar. Milletin hakkını, hukukunu savunmuyorlar. Çünkü çıkardıkları yasalardan haberleri yok. Talimata göre el kaldırıp indiriyorlar. Bu tablo demokrasiye kasteden bir tablodur. Milletvekilinin milletin sorunlarını dile getirmemesi milletvekilinin görevini yapmaması demektir. Siz hiç bir AK Parti milletvekilinin meclis kürsüsüne çıkıp Türkiye'nin sorunlarını dillendirdiğini duydunuz mu? Duyamadınız. Çünkü öyle bir talimat yok.
"Devlette hiçbir kurum denetim dışında olamaz"
Devlet liyakat üzerine inşa edilir, işi ehline vereceksiniz. Devlette şu anda liyakat yok. Liyakatla ilgili olarak tabloya bakıldığı zaman devletin kurumlarının tahrip edildiğini görüyorsunuz. Devlet ayrıdır, siyasi parti ayrıdır. Siyasi parti halktan aldığı yetkiyle 5 yıl süreyle devleti yönetir, devlet olmaz. O nedenle devlette liyakat vardır. O nedenle devlet kadroları sıradan kadrolar değildir. En son müsteşarlıkları kaldırdılar. Müsteşarlık; devletle siyasi otorite arasında dengeyi sağlayan kişiydi. Bakana 'bu yanlıştır' diyebilecek kişiydi onu da kaldırdılar. Devlette hiçbir kurum denetim dışında olamaz denetlenmeyen bir kuruma demokrasilerde rastlayamazsınız.
"Bir vergi konseyi kurulmak zorunda"
Hepimiz vergi veriyoruz. Çocuk doğduğu andan itibaren vergi öder. Peki ödediğiniz vergiler nereye harcanıyor, kim harcıyor? Bu soru sorulmuyor. Bu soru sorulmadığı içindir ki Türkiye'de demokrasi gelişmiyor. Ey hükümet benim ödediğim vergileri nereye harcadın? Sorusu sorulmadığı için Türkiye'de demokrasi gelişmiyor. Herkes vergi kaçırıyor, Erdoğan'a yakın herkes malı götürüyor. Kimse de sormuyor. Çünkü onlar da denetim dışı. Ben boşuna beşli çeteler demiyorum. Bakın İzmir'den çağrı yapalım. Beşli çeteler bu ülkeye ne kadar vergi ödedi? Asgari ücretlinin vergisi belli. Esnafın belli. Peki bu beşli çeteler ödüyor mu, bunu ben öğrenmek isterim. Siz de öğrenmek istersiniz. Ama öğrenemezsiniz. Çünkü onlar özel koruma altında. Bu nedenle bir vergi konseyi kurulmak zorundadır. İşçilerden, işverenlerden ve kamudan oluşan bir vergi konseyi oluşturulmalı ve her yıl vergi konseyi bir rapor düzenlemeli, halktan toplanan vergilerin nerelere harcandığını kamuoyuna açıklanmalı. Fransa'da var. Demokrasi var orada. Harcanan vergilerin hesabını soruyorsun. Ama bizde bu soru sorulmuyor.
"Medyanın susmaması lazım"
Medya susarsa ne olur? Medyanın zor dönemden geçtiğini biliyorum. Büyük sıkıntılar yaşadığını biliyorum. Kalemini satmayan gazetecilerin hangi zorluklarla ve hangi risklerle yazdığını da biliyorum. Eğer medya susarsa Anadolu'nun küçük ve yoksul okulunda parmak kaldıran kız öğrenci susar. Eğer medya susarsa tarikat yurtlarında istismar edilen yavrularımız susar. Eğer medya susarsa parmağını makineye kaptıran genç işçi, söylemekten utanıyorum ama 'zorla evlendirildim' diyen genç kızlar susar. Kurutma makinasını çocukların odasına koyup, üşümesin diye çalıştıran anneler susar. Eşi pazara gitmemiz gerekiyor, evde yiyecek kalmadı dediği için cebindeki 12 lirayı koyup yan odaya geçip intihar eden babalar susar. Torunlarına verirse biraz da kurban eti ben alayım bunun için pazara giden ama gördüğü kötü muamele yüzünden kendini direğe asan susar. Kanun hükmünde kararname mağduru annesi hapishanede olduğu için kanser tedavisi gören, annesini sayıklayarak hayata gözünü yuman evladı susar. Dilek Özçelik'i hatırlayın. Kanser hastası genç bir kız. Hani bakan beyin yanına yaklaşıp, ya bir sorunum var dediğinde bakan cebinden 3-5 kuruş çıkarıp bunu al git deyince 'ben dilenci değilim' deyip küsen kız susar. Yoksul, ayakkabısı doğru dürüst olmayan çocuklarımız, evlatlarımız, yoksul, geçinemeyen emekli susar. Umutsuz gençler, umutsuz anneler, babalar susar. Medya susarsa ne olur biliyor musunuz? Emine Şen Yaşar susar. Saniye Ateş, Ayşe Ateş susar. Siz susarsanız yani medya susarsa SMA anneleri susar. Diyarbakır anneleri susar. Cumartesi anneleri susar. Medyanın susmaması lazım. Her türlü baskıya, kendine, davalara, linç girişimlerine, hedef göstermelerine, hapishanelere, hatta ve hatta ölümlere bile kendilerine halkı için korkmadan yürüyen gazetecilerimiz. Sizler susarsanız cumhuriyet susar, sizler hak susar, halk susar. Peki onlar sustuğunda kim konuşur? Arsızlar, millet ve vatan düşmanları, mafya çeteleri konuşur. Cumhuriyet düşmanları konuşur.
"Güzel bir demokrasi inşa etmek için mücadele edeceğiz"
Bayramlarda, törenlerde, Anıtkabir’de BOP eş başkanın elini sıkmayıp, yüzüne bakmam. Siz susmayın, konuşabilin diye elini sıkmıyorum. Halkımıza 'sürtük, çapulcu' dediği için onun elini sıkmıyorum. Partime ve kendinden olmayan seçmene 'terörist' dediği için elini sıkmıyorum. Vatandaşlığımızı üç kuruşa sattığı için elini sıkmıyorum. Hayatını kaybeden Gezi'de hayatını kaybeden Ali İsmail Korkmaz, Berkin Elvan için elini sıkmıyorum ve yüzüne bakmıyorum. Beni tehdit ettiği, hakaret ettiği için değil linçlere, suikastlere uğradığım için değil, saldırılara uğradığım için değil gazeteciler, öğrenciler, akademisyenlerin hakkını hukukunu savunmak için onun elini sıkmadım ve sıkmayacağım. Süleyman Şah Türbesi'ni kaçırıp vatan toprağını terk ettiği için elini sıkmıyorum ve gözüne bakmayacağım. Türkiye'yi bir sığınmacı deposuna dönüştürdüğü için elini sıkmayacağım. Cumhurbaşkanlığı seçimleri için sahte videolar hazırladığı için yüzüne bakmayacağım, elini sıkmayacağım. Biz sarayda oturan zatın elini sıkmayacağız, mücadele edeceğiz. Demokrasi lütufla verilmez. Dünyanın hiçbir ülkesinde de lütufla buyurun size demokrasiyi getirdik denmez. Demokrasi kararlı mücadeleyle olur. Sivil toplumla, yürekli insanlarla olur. Hapislerden korkmayacağız. Tutuklamalardan korkmayacağız. Linç girişimlerinden korkmayacağız. Varsa Türkiye bizim korkumuz yoktur. Güzel bir demokrasi inşa etmek için mücadele edeceğiz”
Yorumlar
Yorum Yapın
İlginizi Çekebilir
Murat Kurum: "Yerel Yönetimlerle İş Birliği İçinde Çalışmayı Sürdüreceğiz"

Türkiye Belediyeler Birliği Başkan Vekili Zeydan Karalar ve Büyükşehir Belediye Başkanları, Murat Kurum’u Ziyaret Etti
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Türkiye Belediyeler Birliği Başkan Vekili ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın'ı bakanlıkta ağırladı.
Bakan Kurum, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, görüşmeye dair şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye Belediyeler Birliği Başkan Vekili ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın'ı Bakanlığımızda ağırladık. Yerel yönetimlerimizle iş birliği içinde çalışmayı sürdüreceğiz."
Görüşmede şehircilik, altyapı, çevre yatırımları ve belediyelerin merkezi yönetimle koordinasyonu konularının ele alındığı öğrenildi.
Kurum: "Ortak hedefimiz daha yaşanabilir şehirler"
Murat Kurum, açıklamasında tüm belediyelerle siyasi ayrım gözetmeksizin ortak projeler üretmeye hazır olduklarını belirterek, "Amacımız; milletimizin yaşam kalitesini artıracak, şehirlerimizi daha dirençli ve yaşanabilir hale getirecek çalışmalarda yerel yönetimlerle omuz omuza ilerlemek" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ABD Başkanı Trump Telefonda Görüştü

İkili ilişkiler, Gazze'deki insani kriz, Suriye, İran ve Rusya-Ukrayna savaşı masaya yatırıldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede, Türkiye-ABD ikili ilişkilerinin yanı sıra bölgesel ve küresel gelişmeler kapsamlı şekilde ele alındı.
Erdoğan: "Savunma sanayii dahil her alanda iş birliğini artırmaya kararlıyız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin ABD ile özellikle savunma sanayii başta olmak üzere birçok alanda iş birliğini ilerletmek için adımlar atmaya devam edeceğini vurguladı. İki ülke arasında stratejik ortaklık vurgusunun yapıldığı görüşmede, karşılıklı iş birliğini artırma iradesi yinelendi.
Gazze’de ateşkes ve insani yardım vurgusu
Erdoğan, görüşmede Gazze'deki insani krizin vahim boyutlara ulaştığını ifade ederek, insani yardımların kesintisiz ulaştırılması gerektiğini belirtti. Türkiye'nin bu trajik duruma son verilmesi için ateşkesin sağlanması ve kalıcı barışın tesisi adına her türlü iş birliğine ve desteğe hazır olduğunu dile getirdi.
İran ve Rusya-Ukrayna savaşı da gündemdeydi
Erdoğan, ABD Başkanı Trump’ın savaşların bitirilmesine yönelik yaklaşımını desteklediklerini, İran ile yürütülen müzakere süreci ile Rusya-Ukrayna savaşının sonlandırılması yönündeki çabaları takdirle karşıladıklarını belirtti.
Erdoğan'dan Suriye konusunda destek çağrısı
Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca, Türkiye’nin Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması ve istikrarın sağlanması yönünde yoğun çaba sarf ettiğini belirtti. ABD’nin, Suriye’ye yönelik yaptırımları hafifletmeye dönük çabalarının da bu sürece katkı sunacağını ifade etti. Erdoğan, istikrarlı bir Suriye’nin hem bölge hem de dünya barışı açısından önemine dikkat çekti.
Trump’a Türkiye daveti
Görüşmenin sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’ı Türkiye’ye resmi ziyarette bulunmaya davet etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Kızılay’ımız 2024’te Yurt İçinde 33 Milyon, Yurt Dışında 14 Milyondan Fazla İnsana Ulaştı”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium’da düzenlenen Türk Kızılay 105. Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Kızılay’ın hem yurt içi hem de yurt dışında milyonlarca kişiye ulaşan yardım faaliyetlerini takdir etti. Erdoğan, “2024 yılında yurt içinde 33 milyon, yurt dışında ise 14 milyondan fazla kişiye ulaşan Kızılay’ımız maşallah vazifesini layıkıyla ifa ediyor” dedi.
“157 Yıllık Merhamet Çınarı”
Konuşmasında Kızılay’ın 1868’de kurulduğunu hatırlatan Erdoğan, bu köklü kurumun geçmişte cephe gerisinde askerlerin yaralarını sarmaktan bugün afetlerde, salgınlarda ve yoksullukla mücadelede küresel bir yardım ağına dönüştüğünü ifade etti. Erdoğan, “Gerek tarihî gerekse hizmetleriyle gerçekten kıvanç kaynağımız olan köklü bir iyilik ordusuyla karşı karşıyayız” diye konuştu.
Depremlerde ve Afetlerde Kızılay’ın Rolü
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kızılay’ın özellikle 6 Şubat 2023 depremlerinde aktif rol oynadığını ve depremzedelere hem nakdi hem de lojistik destek sağladığını vurguladı. 820 gündür bölgede faaliyet gösteren Kızılay’ın 3,3 milyar lira nakdi yardım sağladığını, su arıtma sistemleri kurduğunu, kütüphaneler açtığını ve esnaf ile çiftçiye destek sunduğunu belirtti.
“Yardım Kuruluşlarına İftira Atanlar Ortada Yok”
Erdoğan, “Afetzede kardeşlerimiz yakınlarını kaybetmenin acısıyla kıvranırken, 'deprem turisti' dediğimiz güruh devletimize ve kurumlarımıza saldırdı. Şimdi hiçbiri ortada yok. Ama Kızılay hâlâ sahada” ifadelerini kullandı. Kimin iş yaptığı, kimin ise yalnızca şov yaptığı konusunun bu süreçte net şekilde ortaya çıktığını dile getirdi.
Kızılay’ın Gazze’deki Yardım Faaliyetleri
Erdoğan, İsrail’in saldırıları altındaki Gazze’ye yönelik yardımlara da değindi. Türk Kızılay’ın, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de 5,2 milyon öğün sıcak yemek dağıttığını, 1,6 milyon litre su sağladığını ve Ramazan boyunca 840 bin kişilik iftar verdiğini açıkladı. “Gazze'de günlük 15 bin kişilik sıcak yemek dağıtımı yapılıyor” dedi.
“Kızılay, Biyoteknoloji ve Yerli İlaç Üretiminde Öncü Oluyor”
Kızılay’ın kan torbası üretim tesisi ve yerli plazmadan ilaç üretimi projelerini de duyuran Cumhurbaşkanı, kurumun sadece yardım değil, sağlık ve biyoteknoloji alanında da önemli adımlar attığını söyledi. Aktif kök hücre bağışçısı sayısının 1 milyon 179 bine ulaştığını da ekledi.
“Milletimizin Emaneti Namustur”
Erdoğan konuşmasının sonunda, Kızılay çalışanlarına ve gönüllülerine seslenerek, halkın bağışladığı kaynakların kullanımında en üst düzeyde hassasiyet gösterilmesi gerektiğini vurguladı. “Bu kaynaklar milletin dişinden tırnağından arttırdığı emanetlerdir. Şüphe gölgesi düşmemelidir” dedi.
Silivri'de Hıdırellez Coşkusu Sahilde Yaşandı

Silivri Belediyesi, geleneksel Hıdırellez kutlamalarına ev sahipliği yaptı. Coşku dolu etkinlik, Silivri Sahili’nde gerçekleşti ve vatandaşlar, geleneksel ritüellerle Hıdırellez’in sevincini yaşadı.
Geleneksel Ritüeller ve Dilekler
Hıdırellez, her yıl Mayıs ayının sonuna doğru gelen ve baharın gelişini, doğanın uyanışını simgeleyen önemli bir gelenektir. Bu özel günde, Silivri halkı bir araya gelerek geleneksel ritüelleri yerine getirdi. Vatandaşlar, ateşten atlayarak dileklerini tuttu ve umutlarını gökyüzüne gönderdi.
Silivri Sahili'nde Yoğun Katılım
Silivri Sahili, Hıdırellez kutlaması için rengarenk bir atmosfere büründü. Aileler, gençler ve çocuklar, geleneksel kıyafetleriyle etkinlik alanını doldurdu. Sahilde kurulan stantlarda, yöresel lezzetler ve el sanatları ürünleri satışa sunuldu.
Hıdırellez’in Anlamı ve Kökeni
Hıdırellez, Anadolu kültüründe önemli bir yere sahiptir. İbni Sina'nın doğum gününün yıl dönümü olarak da kabul edilen bu gün, aynı zamanda Hızır ve İlyas peygamberlerin buluşma günü olarak da bilinir. Hıdırellez’in kökeni, farklı kültürlerden ve inançlardan etkilenmiş olup, yüzyıllardır Anadolu’da kutlanmaktadır.
Silivri Belediyesi’nin Etkinlikleri
Silivri Belediyesi, Hıdırellez kutlamalarını geleneksel hale getirmiş ve bu yıl da vatandaşlara unutulmaz bir deneyim yaşattı. Etkinlik alanında güvenlik önlemleri alındı ve katılımcıların güvenliği ön planda tutuldu.
Hıdırellez Kutlamalarına Katılım
Hıdırellez kutlamalarına katılım yüksek düzeydeydi. Aileler, çocuklarıyla birlikte sahile akın etti ve geleneksel ritüelleri birlikte yaşadı. Çocuklar, ateşten atlama ritüelini büyük bir heyecanla izlerken, yetişkinler ise dileklerini tutarak umutlarını tazeledi.
* Hıdırellez, baharın gelişini simgeler.
* Ateşten atlamak, dileklerin gökyüzüne ulaşması için yapılan bir ritüeldir.
* Hıdırellez, farklı kültürlerden etkilenmiş köklü bir gelenektir.
Apartman ve Site Yönetimi Uzmanlığına Giden Yol: Esenyurt Belediyesi'nden Sertifikalı Eğitim

Esenyurt Belediyesi, artan ihtiyaç doğrultusunda apartman ve site yönetimini bir uzmanlık alanı olarak tanımlıyor. Bu doğrultuda, yöneticilik becerilerini geliştirmek ve yasal sorumlulukları öğrenmek isteyenler için MEB onaylı Bina ve Site Yöneticiliği Kursu düzenliyor. Kurs, katılımcılara bu alanda gerekli bilgi ve becerileri kazandırmayı hedefliyor.
Neden Bina ve Site Yöneticiliği Kursu?
Günümüzde apartman ve site yönetimi, sadece bir aidat toplamak ve basit onarımları yapmakla sınırlı değil. Kat maliklerinin haklarını korumak, binaların güvenliğini sağlamak, yasal düzenlemelere uygun hareket etmek ve bütçeyi verimli yönetmek gibi birçok önemli sorumluluğu içeriyor. Bu nedenle, profesyonel bir yaklaşım ve uzmanlaşma kaçınılmaz hale geldi.
Bu kurs sayesinde:
- Apartman ve site yönetiminin temel prensiplerini öğreneceksiniz.
- Kat malikleri ile sağlıklı iletişim kurma becerilerinizi geliştireceksiniz.
- Binaların yasal statüsü ve yönetmeliklere uygunluk konularında bilgi sahibi olacaksınız.
- Bütçe yönetimi, gider kontrolü ve finansal planlama konularında yetkinlik kazanacaksınız.
- Acil durum yönetimi ve güvenlik protokolleri hakkında detaylı bilgi edineceksiniz.
Kursun İçeriği ve Faydaları
Kurs içeriği, teorik bilgilerin yanı sıra pratik uygulamaları da içerecek şekilde tasarlandı. Katılımcılar, örnek olay incelemeleri, grup tartışmaları ve rol oyunları aracılığıyla öğrendiklerini pekiştirecekler. Kurs sonunda katılımcılar, MEB onaylı sertifika almaya hak kazanacaklar ve bu sertifika, iş başvurularında veya mevcut pozisyonlarda yükselme fırsatlarını artıracaktır.
Son Başvuru Tarihi ve Kayıt Bilgileri
Bina ve Site Yöneticiliği Kursu'na katılmak isteyenlerin son başvuru tarihi 16 Mayıs Cuma'dır. Detaylı bilgi almak ve kayıt işlemlerini gerçekleştirmek için 0212 699 64 36 numaralı telefondan iletişime geçilebilir. Esenyurt Belediyesi, bu eğitimle apartman ve site yönetiminin kalitesini artırmayı ve yöneticilerin daha bilinçli ve profesyonel bir şekilde görev yapmalarını sağlamayı amaçlıyor.
Beylikdüzü'nde Hıdırellez Şenliği Coşkuyla Kutlanacak

Beylikdüzü Belediyesi, geleneksel Hıdırellez Şenliği'ni bu akşam coşkuyla kutlayacak. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da vatandaşlar, geleneksel kıyafetleriyle bir araya gelerek baharın gelişini kutlayacak.
Şenliğin Detayları
Belediyenin düzenlediği 7. Geleneksel Hıdırellez Şenliği, 5 Mayıs Pazartesi günü (bugün) saat 19:00'da Beylikdüzü Gürpınar Trakyalılar ve Rumelililer Dernek Binası'nda gerçekleşecek. Şenliğe katılanlar, geleneksel Hıdırellez ritüellerini yaşama ve eğlence dolu bir akşam geçirme fırsatı bulacak.
Hıdırellez Kutlamaları Neler Kapsıyor?
Hıdırellez, Türk kültüründe baharın gelişini ve doğanın uyanışını simgeleyen önemli bir gelenektir. Bu özel günde, geleneksel olarak yapılan etkinlikler arasında şunlar yer alır:
- Ateş Yakma: Ateşin arındırıcı gücüne inanılır ve eski yılın kötülüklerinin yakılması hedeflenir.
- Dilek Bağlama: Bereketli bir yıl için ağaç dallarına veya isteğe bağlı olarak özel olarak hazırlanmış dilek bağlarına dilekler bağlanır.
- Sallanma: Uçmağa benzeyen bir ritüel olan sallanma, yeni başlangıçları ve umutları temsil eder.
- Geleneksel Oyunlar ve Danslar: Bölgesel geleneksel oyunlar ve danslarla coşku doruğa ulaşır.
CHP, Provokasyon Girişimlerine Karşı Kararlı Duruşunu Sergiledi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), son zamanlarda yaşanan bazı provokasyon girişimlerine karşı kararlı bir duruş sergiliyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partinin bu tür girişimlerden siyasi çıkar umacak kolaycılıkta bir parti olmadığını vurguladı. Özel, yapılan açıklamada, partinin iktidar yürüyüşünün engellenemeyeceğini belirtti.
Provokasyon Girişimleri ve CHP'nin Tepkisi
Son dönemde çeşitli platformlarda CHP'ye yönelik provokasyon girişimleri yaşandığına dair iddialar ortaya atıldı. Bu girişimlerin amacı, partiyi sindirmeye, yolundan döndürmeye ve iktidar hedeflerinden uzaklaştırmaya yönelik olduğu düşünülüyor. Ancak CHP, bu tür girişimlere karşı metanetli bir şekilde karşılık veriyor.
CHP'nin İktidar Yürüyüşü Devam Edecek
CHP lideri Özgür Özel, partisinin böyle bir provokasyonla geri adım attırılacak, sindirilecek veya yolundan döndürülecek bir parti olmadığını net bir şekilde ifade etti. Özel, partisinin iktidar hedeflerine odaklanmaya devam edeceğini ve bu hedeflere ulaşmak için çalışmaya devam edeceğini vurguladı. Bu açıklama, CHP'nin kararlılığını ve azimini gösteren önemli bir mesaj olarak değerlendiriliyor.
CHP'nin Yaklaşımı ve Gelecek Stratejisi
CHP'nin yaklaşımı, provokasyon girişimlerine karşı sakin ve kontrollü bir şekilde karşılık vermeyi ve partinin programına odaklanmayı içeriyor. Bu strateji, kamuoyunda CHP'nin güvenilirliğini ve istikrarını güçlendirmeyi amaçlıyor. Parti, gelecekte de benzer girişimlere karşı aynı kararlılıkla mücadele edeceğini ve halkın desteğini korumaya devam edeceğini açıkladı.
Beylikdüzü Belediye Meclisi Mayıs Ayı Toplantısında Önemli Kararlar Alındı

Beylikdüzü Belediyesi, Mayıs ayının ilk meclis toplantısını tamamladı. Toplantıda alınan kararların, ilçenin ve bölge sakinlerinin yaşam kalitesini artıracağı belirtildi. Beylikdüzü Belediye Meclisi, kentimizin geleceğine yön verecek önemli gündem maddelerini değerlendirerek, vatandaşların ihtiyaçlarına yönelik adımlar attı.
Toplantıda Ele Alınan Önemli Gündem Maddeleri
Mayıs ayının ilk meclis toplantısında, Beylikdüzü'nün altyapı, ulaşım, çevre düzenlemesi ve sosyal hizmetler gibi çeşitli alanlarda önemli konular ele alındı. Meclis üyeleri, vatandaşların yaşamını kolaylaştıracak projelerin hayata geçirilmesi için yoğun bir tartışma ortamı yarattı.
Altyapı ve Ulaşım Yatırımları
Toplantıda, ilçenin altyapı sorunlarını çözmek amacıyla yeni yatırım projeleri değerlendirildi. Özellikle, artan nüfusun getirdiği yükü hafifletmek için kanalizasyon, su şebekesi ve yol iyileştirme çalışmalarına ağırlık verilmesi kararlaştırıldı. Örneğin, Esenyurt ve Başakşehir ilçeleriyle bağlantılı bölgelerde yaşanan su baskınlarını önlemek amacıyla yeni drenaj sistemlerinin kurulması planlanıyor. Ayrıca, toplu taşıma ağının güçlendirilmesi için yeni otobüs güzergahlarının belirlenmesi ve mevcut hatların iyileştirilmesi de gündeme alındı.
Çevre Düzenlemesi ve Yeşil Alanlar
Beylikdüzü'nün yeşil alan miktarını artırmak ve çevre düzenlemesini iyileştirmek amacıyla çeşitli çalışmaların yapılması kararlaştırıldı. Bu kapsamda, boş arazilerin park ve bahçelere dönüştürülmesi, mevcut parkların yenilenmesi ve yeni nesil oyun alanlarının kurulması planlanıyor. Özellikle, çocukların güvenli ve eğlenceli vakit geçirebileceği modern oyun alanları, ailelerin yaşam kalitesini artırmayı hedefliyor.
Sosyal Hizmetler ve Eğitim
Beylikdüzü Belediyesi, sosyal hizmetler alanında da önemli adımlar atmaya devam ediyor. Toplantıda, ihtiyaç sahibi ailelere yönelik yardım paketlerinin artırılması, yaşlı ve engelli vatandaşlara yönelik destek hizmetlerinin genişletilmesi ve gençlere yönelik eğitim programlarının çeşitlendirilmesi konuları değerlendirildi. Örneğin, ilçedeki gençlerin mesleki becerilerini geliştirmek amacıyla ücretsiz mesleki eğitim kursları düzenlenmesi planlanıyor.
Belediye Gelirleri ve Harcamaları
Mayıs ayı meclis toplantısında, belediye gelirleri ve harcamaları da görüşüldü. Bütçe gelirlerinin etkin bir şekilde kullanılması ve kamu kaynaklarının verimli bir şekilde yönetilmesi amacıyla çeşitli kararlar alındı.
Alınan Kararların Uygulanması
Beylikdüzü Belediye Meclisi'nin Mayıs ayı toplantısında alınan kararların en kısa sürede hayata geçirilmesi için gerekli çalışmaların başlatıldığı bildirildi. Belediye yetkilileri, vatandaşların beklentilerini karşılamak ve yaşam kalitesini artırmak amacıyla projelerin titizlikle takip edileceğini vurguladı.
Çatalca Belediyesi Mayıs Ayı Meclis Toplantısı Gerçekleşti

Çatalca Belediyesi, Mayıs ayının ilk meclis toplantısını gerçekleştirdi. Başkan Erhan Güzel'in başkanlığında yapılan toplantıda, ilçenin çeşitli sorunlarına yönelik önemli kararlar alındı. Toplantı, Çatalca'nın geleceğine yön verecek adımların atıldığı bir platform olarak dikkat çekti.
Meclis Gündemindeki Önemli Kararlar
Mayıs ayı meclis toplantısının gündeminde, altyapı iyileştirmelerinden çevre düzenlemelerine, sosyal projelerden ekonomik desteklere kadar geniş bir yelpazede konu yer aldı. Alınan kararların, ilçenin yaşam kalitesini artırmayı ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etmeyi hedeflediği belirtildi.
- Altyapı Yatırımları: İlçenin bazı bölgelerinde yaşanan su baskınlarının önüne geçmek amacıyla yeni kanalizasyon ve yağmur suyu hattı projeleri oy birliğiyle kabul edildi. Bu projeler sayesinde, özellikle yoğun yağışlı havalarda yaşanan sorunların çözülmesi bekleniyor.
- Çevre Düzenlemesi: Park ve yeşil alanların artırılmasına yönelik çalışmaların hızlandırılması kararlaştırıldı. Bu kapsamda, ilçe merkezine yeni bir park yapılması ve mevcut parkların iyileştirilmesi planlanıyor.
- Sosyal Projeler: İhtiyaç sahibi ailelere yönelik nakdi yardım programı genişletildi. Ayrıca, çocuklara yönelik ücretsiz eğitim kursları düzenleneceği duyuruldu.
- Ekonomik Destek: Küçük işletmelere yönelik hibe programı başlatıldı. Bu program sayesinde, yerel ekonominin canlandırılması ve istihdamın artırılması hedefleniyor.
Kararların Uygulanması ve Beklentiler
Alınan kararların en kısa sürede uygulamaya konulacağı bildirildi. Belediye yetkilileri, bu kararların Çatalca'nın gelişimine önemli katkılar sağlayacağını ve vatandaşların yaşam kalitesini artıracağını vurguladılar. Vatandaşların bu kararların hayata geçirilmesi sürecini yakından takip ettikleri ve olumlu geri bildirimler verdikleri ifade ediliyor.
Çatalca Belediyesi'nin Mayıs ayı meclis toplantısı, ilçenin geleceğine dair önemli adımların atıldığı bir gün olarak tarihe geçti. Alınan kararların hayata geçirilmesiyle birlikte, Çatalca'nın daha yaşanabilir bir ilçe haline geleceği bekleniyor.
Sarıyer Belediyesi'nden Taraftarlara Destek

Sarıyer Belediyesi, Sarıyer sporunun destekçisi olduğunu bir kez daha gösterdi. Göreve geldiği günden bu yana her maçta tribünleri dolduran ve Sarıyer sporun başarısı için elinden gelen desteği esirgemeyen Belediye Başkanı Oktay Aksu'ya, Sarıyer taraftarları tarafından teşekkür mesajları yayınlandı.
Belediye Başkanı Aksu'nun Sürekli Desteği
Sarıyer sporun yükselişinde önemli bir rol oynayan Sarıyer Belediye Başkanı Oktay Aksu, takıma olan desteğini her zaman açıkça ifade etti. Aksu, maçlara katılımıyla, talep edilen projelerin hayata geçirilmesinde gösterdiği hassasiyetle ve genel olarak Sarıyer sporuna verdiği önemle taraftarın gönlünü kazandı.
Taraftarlardan Teşekkür Mesajı
Sarıyer taraftarları, sosyal medya ve diğer platformlar aracılığıyla Belediye Başkanı Aksu'ya teşekkürlerini iletti. Taraftarlar, Aksu'nun takıma olan desteğinin Sarıyer sporunun başarısı için ne kadar önemli olduğunu vurguladı. Özellikle, Aksu'nun tribünlerdeki varlığı ve talep edilen tesislerin iyileştirilmesi konusundaki çabaları taraftarlar tarafından takdirle karşılandı.
Sarıyer Sporun Geleceği İçin Ortak Çalışma
Sarıyer Belediyesi ve Sarıyer spor taraftarları arasındaki güçlü işbirliği, Sarıyer sporun geleceği için umut vadediyor. Belediye Başkanı Aksu'nun, Sarıyer sporun altyapısının güçlendirilmesi, yeni tesislerin yapılması ve genç yeteneklerin desteklenmesi gibi konularda somut adımlar atması bekleniyor. Ayrıca, taraftarların görüşlerinin dikkate alınması ve Sarıyer sporun daha geniş kitlelere ulaşması için çeşitli projelerin hayata geçirilmesi planlanıyor.
Sarıyer Sporun Başarıları
Sarıyer spor, son yıllarda gösterdiği performansla dikkat çekiyor. Takımın bu başarısında, Sarıyer Belediyesi'nin desteği ve taraftarın coşkusu büyük rol oynadı. Örneğin, Sarıyer Belediyesi'nin tesisleşmeye yaptığı yatırımlar, genç sporcuların gelişimine katkı sağladı ve takımın rekabet gücünü artırdı. Bu başarı, Sarıyer sporun geleceği için önemli bir sinyal olarak değerlendiriliyor.
Sarıyer Sporun Önemi
Sarıyer spor, Sarıyer ilçesi için büyük bir önem taşıyor. Takımın başarısı, ilçenin tanıtımına katkı sağlıyor ve Sarıyer halkının birlik ve beraberlik duygusunu pekiştiriyor. Sarıyer Belediyesi'nin, Sarıyer sporun bu önemini kavrayarak takıma verdiği destek, Sarıyer halkının takdiriyle buluşuyor. Bu nedenle, Sarıyer Belediyesi ve Sarıyer spor arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesi, Sarıyer sporun daha da başarılı olması için kritik öneme sahip.
İlk Yorum yapan siz olun!