FETÖ Firarisi Abdullah Antepli’den Şok İtiraflar: KPSS Skandalının Perde Arkası Aydınlanıyor

Kamuoyunda geniş yankı uyandıran bir gelişme yaşandı. Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) sözde eski Malezya imamı Abdullah Antepli, örgütün karanlık yüzünü ifşa eden çarpıcı açıklamalarda bulundu. Özellikle 2010 yılında Türkiye’nin gündemini sarsan KPSS sorularının çalınması skandalının perde arkasını aydınlatan Antepli’nin bu itirafları, geçmişteki skandalların üzerine yeniden ışık tuttu.

“FETÖ Elebaşı Yanımdaydı”

Antepli, 2010 yılındaki KPSS skandalının yaşandığı dönemde FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in yanında bulunduğunu belirtti. O dönem örgütün üst kademelerinde yer aldığını ifade eden Antepli, bu olayların planlanmasında ve uygulanmasında kimlerin rol aldığını detaylarıyla anlattı. “KPSS sorularının nasıl elde edildiğini, kimlere dağıtıldığını bizzat biliyorum. O dönemde yapılan toplantılarda, her detay örgütün üst düzey kadrosu tarafından konuşuldu,” diyen Antepli, skandalın perde arkasını gözler önüne serdi.

Toplantıların Detayları ve Kritik Kararlar

Abdullah Antepli, örgütün devletin kritik kadrolarına sızmak için sınavları nasıl manipüle ettiğini itiraf etti. Özellikle KPSS Eğitim Bilimleri sınavında 120 sorunun tamamını doğru yanıtlayan adayların büyük çoğunluğunun örgütle bağlantılı olduğunu belirten Antepli, bu kişilerin önceden seçildiğini ve soruların dağıtıldığını ifade etti.

“Bu toplantılarda, sınav sorularının ele geçirilmesi ve dağıtılması için kimlerin görevlendirileceği kararlaştırıldı. Her şey titizlikle planlandı ve uygulandı. KPSS sonuçlarına göre atanacak kişiler örgütün belirlediği isimlerden oluşuyordu,” diyen Antepli, o dönemde alınan kararların Türkiye’nin eğitim ve kamu sistemi üzerinde nasıl bir tahribata yol açtığını anlattı.

2010 KPSS Skandalı: Türkiye’yi Sarsan Yolsuzluk

2010 yılında yapılan KPSS Eğitim Bilimleri sınavında soruların çalındığı, sınav sonuçlarında dikkat çeken anormalliklerle ortaya çıkmıştı. Özellikle 120 sorunun tamamını doğru yanıtlayan 350’ye yakın adayın çoğunun karı-koca veya akraba olduğu tespit edilmişti. Bu durum, sınavın manipüle edildiğine dair güçlü kanıtlar sunmuştu. Yıllar süren soruşturmalar sonucunda, FETÖ’nün bu sınav üzerinden devlet kadrolarına kendi üyelerini yerleştirdiği netlik kazanmıştı.

Soruşturmalara Yeni Boyut

Antepli’nin itirafları, bu skandalın soruşturulması sürecine yeni bir boyut kazandırabilir. Adli makamların bu açıklamalar doğrultusunda soruşturmaları derinleştireceği ve örgütün bu yolla devlete nasıl sızdığını daha ayrıntılı şekilde ortaya çıkaracağı bekleniyor. Özellikle o dönemde sınav sonuçlarıyla kamuya yerleştirilen kişilerin tespiti ve görevden el çektirilmesi sürecinin hızlanacağı ifade ediliyor.

Kamuoyunda Büyük Yankı

Abdullah Antepli’nin açıklamaları, FETÖ’nün geçmişteki yasa dışı faaliyetlerinin daha iyi anlaşılmasına ışık tutuyor. Kamuoyunda geniş yankı uyandıran bu gelişme, sadece 2010 KPSS skandalını değil, aynı zamanda örgütün devlet kadrolarına sızmak için izlediği yöntemleri de gün yüzüne çıkarıyor.

FETÖ’nün devlete verdiği zararların ortaya çıkarılması adına büyük bir adım olarak değerlendirilen bu açıklamalar, adalet arayışında olan mağdurlar için de yeni bir umut oldu. Türkiye, bu ve benzeri skandalların aydınlatılması için çalışmalarını sürdürüyor. Adli makamların, Antepli’nin itiraflarını dikkate alarak kapsamlı bir soruşturma başlatması bekleniyor.