Milletvekilleri Tartışması: "Doğurganlık Oranları ve Toplumsal Etkileri"
Milletvekillerinin doğurganlık oranındaki azalma ile ilgili görüşleri ve önermeleri tansiyonu yükseltti. DEM Parti İstanbul Milletvekili Kezban Konukçu, "Çoğunluğunu erkeklerin oluşturduğu Meclis'te kadınlara soruldu mu? Kadınlara sorulmadan kadınların bedeni üzerinden politikalar yapılmasına biz, her zaman karşı çıktık, buna da karşı çıkıyoruz," dedi ve kadın milletvekillerinin görüşlerine dikkat çekti. İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili Selcan Hamşıoğlu ise maddi kaygıları dile getirerek, "İnsanımız doyuramayacağı çocuğu doğurmak istemiyor," ifadesini kullandı.



CHP Muğla Milletvekili Gizem Özcan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın doğurganlık hızının düşmesini varoluşsal bir tehdit olarak değerlendiren açıklamalarına tepki gösterdi: "Sizin iktidarınız, öğrencilerimize bir öğün ücretsiz yemeği fazla görüyor; bir milyon çocuk işçi yokmuş gibi davranıyor. Bu gerçekler 'Çok çocuk geleceğimizin teminatı' hamasetini çökertiyor," şeklinde konuştu.



Ekonomi Doğurganlık Oranlarını Etkiliyor
Saadet Partisi CHP Kayseri Milletvekili Mahmut Arıkan, resmi istatistik kurumu TÜİK verilerine atıfta bulunarak, evlenme ve boşanma oranlarındaki değişimlere dikkat çekti. Gençlerin ekonomik sebeplerle evlenmekte zorlandığını ve evlilik dışında kalmayı tercih ettiğini vurguladı.



İYİ Partili Hamşıoğlu, ülkenin karşılaştığı sosyal ve ekonomik problemleri dile getirdi ve gençlerin bu ortamda çocuk sahibi olmaktan kaçındığını belirtti. Hamşıoğlu, şiddet, suç, çocuk işçiliği ve eğitimdeki zorluklar gibi konuları ele alarak, gençlerin çocuk doğurma kararlarını bu tür endişelerle ertelediğini ya da vazgeçtiğini ifade etti.



DEM Partili Konukçu, "Kadınlar ister doğurur, ister doğurmaz kendileri bilir," diyerek, kadınların kendi bedenleri üzerindeki özgürlük ve seçim haklarını vurguladı ve hükümetin kadın ve çocuklara yönelik sosyal güvence sağlaması gerektiğini belirtti.



CHP'li Özcan, çocuk yoksulluğunun ciddi bir sorun olduğuna ve bu konuda hükümetin somut adımlar atması gerektiğine dikkat çekti. Özcan, "Eğer iktidar bir nebze çocukları düşünüyorsa çocuk yoksulluğuyla mücadele acil eylem planını hayata geçirmelidir; gerisi lafügüzaftır," dedi.



Bu gelişmeler ışığında TBMM'de doğurganlık oranları üzerine yapılan tartışmaların demografik yapıdaki değişimlerden sosyal güvencelere, kadın haklarından çocuk yoksulluğuna kadar pek çok konunun ele alınması bekleniyor.